Cumartesi, Nisan 28, 2007


PİŞKİN ALİ KOÇ

"Doğal olarak yüzümüz asık. İki maçta da onları (Beşiktaş) ezdik. Bugüne kadar sakin olmak bazı şeyler karşısında susmak için çabaladım. Ama şerefsizler ve hırsızlar bizim hakkımızı yediler" diyor Türkiye'nin en büyük holdinglerinden birinin sahibi olan bu genç adam, tabii ki federasyonun kendilerine sürekli olarak gösterdiği hoşgörüye sığınarak her hafta artan bir şekilde tepki gösteriyor sanki; Fenerbahçe; son Beşiktaş maçında 3 gol atmışta hakem vermemiş gibi, oysa ki maçı tarafsız gözle seyredenler gördü ki hakem maça ve sonuca gerçekten etki yaptı ama bu etki daha çok Fenerbahçe lehine değerlendiribilecek durumdadır. Fenerbahçelilerin bütün iddialarını doğru kabul etmemiz halinde bile; Fenerbahçe lehine gerek federasyon ve gerekse de hakemler ve basın tarafından gösterilen hoşgörü ve destek ile Fenerbahçe adına hakemler üzerine yaratılan baskı neticesinde bahse konu maçta, Edu, Marco,Tümer, Lugano ve Uğur Boral'a gösterilmesi gerekirken gösterilmeyen kırmızı kartların yanında % 100 (buz gibi) gol olan Baki Mercimek'in golü iptal, Delgado'ya yapılan penaltı verilmeyecek sonrada kalkılıp mart kedisi ortalarda miyavlanacak. Gerçi bu gelinen noktanın pek şaşılacak yanı olmasa gerektir; yıllardan ve de özellikle de sezon başından beri ceza alması gerekirken ceza almayacak (verilemeyecek), saha kapatılması gerekirken sahası kapatıl(a)mayacak, şikede şuç üstü yakalanacak zaman aşımı nedeni ile soruşturma yapıl(a)mayacak gibi sayabileceğimiz her türlü badireyi ve belayı Federasyon marifeti ile savacak sonrada kalkacak küfredeceksiniz. Haklisiniz Sn. Ali Koç haklısınız; sizin etrafınızda nemalandırdığınız (holdiginizde ve kulubünüzde) o kadar yalaka varki gerçekleri göremeyecek kadar kör olmanıza yol açmaktadır bu durum. Size şu kadarını Beşiktaş maçı özelinde hatırlatalım da çok umutlu olmasakta belki yüzünüz kızarır;
1. Maç 0 – 0 gidiyor gerçi biraz daha etkili görünüyorsunuz ama; sonuç yok iken birden bir yan top ve GOL Baki Mercimek'in istemeyerek de olsa; Kaleciniz Serdar'ın elinden seken top sırtına değerek gol oluyor ve Beşiktaş'lı hakem(!!!) Beşiktaş'ın golünü iptal ediyor. Tabii ki pişkinliğiniz gereği bunun faul olduğunuda iddia edersiniz siz, ama kaleciniz Serdar'ın topu elinden kaçırmasından sonra sanki " ben bu topu nasıl elimden kaçırırım" gibisinden dövündüğünü görmezden gelirsiniz.
2. Baki'ye 3 kırmızı kart isteyen Sn. Ali Koç; acaba maçın ilk yarısında neden olduğu tarafınızca çok iyi bilinen ve özellikle de Baki Mercimek üzerine oynayan ve onu sinirlendirmeye uğraşan 3 futbolcunuzun 2 sinin (lugano ve Edu) direk kırmızı kartan atılması gerektiğini görmemeniz de en hafifinden pişkinliğinizden olsa gerektir.
3. Delgado'ya yapılan hareket penaltı iken Beşiktaşlı hakem(!!!) devreye giriyor ve penaltı vermesi gerekirken Delgado'ya sarı kart gösteriyor bunuda görmemeniz çok doğal tabii ki Sn. Ali Koç.
4. İkinci yarıda futbolcularınız kale içinden topu kaleye iteleyemeyecekler, her pozisyonda topu Runie'nin ayağına ve kucağına atacaklar; tabii ki Sn. Ali Koç sizin bunları da görme olanağınız yok , pişkinliğe devam. Hakem mi sizin golünüzü atsın ama siz busunuz işte.
5. Teknik Direktörünüz oyun karşı tarafa yıkılmış iken bile gerekli cesareti gösterip oyun planını son duruma göre değiştir(e)meyecek hala 5 kişi ile savunma yapmaya devam edicek ama hakem hala Beşiktaşlı Sn. Ali Koç değil mi? Bu kadar pişkinlik te pes doğrusu.
6. Futbolcunuz Gökhan Zan'ın boğazını sıkacak hemde hakemin gözü önünde hakem bunu görecek ama kart göstermeyecek tabii Sn. Pişkin Ali Koç hakem ve federasyon size karşı yaaaaa. El insaf
7. Beşiktaşlı Nobre (eski sahtekar futbolcunuz hırsızlık stajını ve doktorasına sizde yaptı malumunuz) 4 adet defans oyuncunuz arasından kafayı vuracak gol yapacak ama hakem Beşiktaşlı olmaya devam edecek ve siz Sn. Ali Koç tabii ki bunlarıda görmeyeceksiniz, size ne demeli bilmiyorum ki, "ne düşünüyorsanız hakkımızda, 2 katı sizin olsun" herhalde en iyi dilek olacaktır.
8. Sahtekar ve hırsız arıyorsanız da takımızın içine bakarsanız bol miktarda göreceğinizi tavsiye etmekten başka bir şey de kalmadı herhalde Sn. Ali Koç, Tuncay,Edu,Lugano,Uğur,Marco ve Ümit i saymak yeterlidir herhalde.
Yazacak bir bu kadar daha olay var ama uzatmanın anlam ve alemi yok, siz en hafif deyimi ile pişkinliğe devam edeceksiniz. Sn. Ali Koç, çok merak ediyoruz acaba şirketinizide mi böyle yönetiyorsunuz, eğer buna benzer paranoyalarınız ile şirket yönetiyorsanız ki korkarım öyle Türkiye'nin halinin böyle olması da çok fazla düşünülecek bir konu olmaktan çıkmaktadır. Asıl hırsızlık ve sahtekarlık konusunda Holdiginizin tarihini okumanız (gerçi yaptığınız tanımlamalardan anlaşılıyorki okumuşsunuz okumadı isenizde hassaten tavsiye ederim) size yetecektir. Siz tabii ki beni de yoldan çıkardılar diyebilirsiniz ama unutmayınki Fenerbahçe Yönetimini elinde bulunduran bu klik ile yola çıkma kararınız en azından onlara benzemekten geçmektedir, bilmem anlatabildim mi Sn. A. Koç. Ayrıca bu Fenerbahçe de ne var allahaşkına anlamak zor (kolay) nice efendi futbolcular ve teknik direktörler geliyor ama 6 yada bilemediniz 7 hafta sonra kuduzlu gibi oluyorlar, klübünüzün içine ve yakın çevresine dikkat Sn. Ali Koç.
Şimdi bir işadamı (!!!) kimliğinizle söyleyebilirmisiniz ki (bize değil kendi kendinize söylemeniz/itiraf etmeniz daha tedavi edici olacaktır) hakemler ve federasyon size karşı ve sizi yok etmek istiyorlar, ama siz her maç süper kadronuz ile (!!!) 10 gol atıyorsunuz hakemler bunları iptal ediyor, şikede yakalanıyorsunuz zaman aşımı uygulaması devreye giriyor bırakın küme düşmeyi ve buna rağmen hala 4 puan farkla lidersiniz, BU NASIL İŞ Sn. Ali Koç. Bütün bunlar yeterli değil ise ne istiyorsunuz allahaşkına açıkça söyleyin. Siz ve Yönetimdeki klik cebinizde 3 kuruş para buldunuz diye kendinizi ne zannediyorsunuz da herkes şerefsiz siz şereflisiniz herkes hırsız ve sahtekar ama siz değilsiniz, siz 3 kuruşunuz ile bize hakaret ve küfür etmeye ruhsat mı aldınız. Bütün bunları size 1 fazlası ile iade ediyoruz.
Ve Sn. Ali Koç ya yarından itibaren Tüm Beşiktaşlılar, Tüm Galatasaraylılar ve Tüm Trabzonsporlular Koç Holding iştiraki üretimleri ve servisleri, yaptığınız hakeretten ve ettiğiniz küfürlerden ötürü OPET ten BEKOya, ARÇELİK ten MİGROS a kadar 6 ay boyunca boykota gider ise, yada birkaç hafta sonra gideceğiniz hem İnönü hemde Ali Sami Yen stadında tüm stad hep bir ağızdan "sahtekar Ali hırsız ali" ve de aile büyüklerinizin kulaklarını çınlatacak hakaretlerde ve ifadelerde bulunurlarsa da federasyonun herhangi bir yaptırımda bulunamayacağını üzülerek belirtmeliyim çünkü bu konuda davranışlarınızın içtihat oluşturduğunu, pişkinlikte ettiğiniz küfürlerin de emsal oluşturduğunu rahatlıkla herhes söylemektedir.
Sizin gibi bağıranların haklı olduğu gibi bir duyguya toyluğunuz ve gençliğinizden ötürü kapılıyor olabilirsiniz hatta size haddinizi bildirmiyorlar diye sizden korktuklarını da düşünüyor olabilirsiniz ve hatta hatta size kimse söylediklerinizi 1 fazlası ile iade etmiyor diye kendinizi çok büyük zannediyor da olabilirsiniz ama futbol seyircisine rağmen futbolun sessiz aktörleri kamuoyuna rağmen ne sizin zenginliğinizin nede güç sahibi olmanızın bir anlamı olmadığını bir önceki parağraftaki yaptırımlarla karşı karşıya kalırsanız ki; bize yani kamuoyuna bir özür borçlusunuz ve bu özürü 1 hafta içinde dilemez iseniz, anlarsınız.
Neyzen Tevfik'ten "sen ite kuduz de geç bir öldüren bulunur" dizelerinde belirtiği ve bu kabilden kaleme alınan bu yazı umalım ki gelecekteki yöneticilik hayatınıza ışık
tutsun.

Hiç yorum yok: